Miralay Halit Akmansü
1884 yılında Daday´ın Kelebek mahallesinde doğmuştur. Hatip İsa Oğullarındandır. İlk tahsilini Daday´da yaptıktan sonra Kastamonu Sultanisi´ne girdi.1899 yılında naklen geçtiği Kastamonu Askeri Rüştiye´sini 1900 yılında, aynı yıl girdiği Bursa Askeri Rüştiye´sini 1903´te bitirdi.1906´da Harbiye´den ve 1909 yılında Harp Akademisi´nden mezun oldu. Kurmaylık stajını yapmak üzere merkezi Şam´da bulunan 5. Ordu emrine verilen Halit Bey, 1910 yılında Havran´da patlak veren Dürzi isyanı ve Kerek sancağında çıkan aşiretlerin ayaklanmasının bastırılmasında görev aldı. Stajdan sonra Halep Redif Fırkası Kurmay Başkanlığına, 1913´te Bağdat´taki 13. Kolordu Kurmaylığına, ardından Ankara Redif Müfettişliği Kurmay Başkanlığına, daha sonra da Şam´da bulunan 8. Kolordu Erkan-ı Harbiyesi´ne tayin edildi.
Halit Bey, 1.Dünya Savaşı´nda kolordusu ile birlikte Kanal Harekatı´na katıldı. 9 Kasım 1915 Selmanıpak Meydan Muharebesi´nden sonra çekilen İngilizlerin takibinde ve Kutülamare´de General Townshend´in 13.000 kişilik tümeniyle birlikte esir edilişinde de bulundu. Musul´daki 6.Ordu Kurmay Başkanlığı´na tayin edildi.
Mondros Mütarekesi´nden (30 Ekim 1918) sonra 13. Kolordu Kurmay Başkanlığına getirilen Halit Bey, İngilizlerin Güneydoğu´da bir Kürt devletinin kurulması ve bazı vilayetlerin Ermenistan´a katılmasını sağlamak maksadı ile bölgeye gönderdiği Binbaşı Nowil adında ki bir ajanın, aşiretleri kışkırtıp isyanlar çıkarma gayretlerine karşı bölgede başarılı çalışmalar yaptı. İstanbul Hükümeti´nin emriyle Sivas Kongresi´nin dağıtılması için çalışan Elazığ Valisi Ali Galib´in hedefine ulaşamamasında ve Binbaşı Nowil´in kışkırtmasıyla hazırlanan Malatya olayının bastırılmasında büyük gayreti görüldü.
Milli Mücadele başladıktan sonra Aralık 1920´de Ankara´ya giderek Milli Müdafaa Vekaleti Sevkiyat ve Natliyat Dairesi Umum Müdürlüğüne tayin edildi. Bu görevde iken. 2.İnönü Zaferi´nin kazanılmasında büyük rol oynayan ihtiyat kuvvetlerinin İnönü´ye zamanında ve düzenli bir şekilde sevkini sağladı ve takdir gördü. Sakarya savaşlarında 3. Kafkas Tümen Kumandanı olarak tekrar cepheye döndü. 9 Ekim 1921 de tayin edildiği 1. Ordu Kurmay Başkanlığından, Ordu Kumandanı Ali İhsan Paşa (Sabis) ile çıkan bir anlaşmazlık sebebiyle 3 Ocak 1922 günü istifa etti ve 27 Ocak 1922 de 5. Kafkas Tümen Kumandanlığına getirildi. 26 Ağustos´ta başlayan ve beş gün süren Büyük Taarruz sırasında üstün gayretleri görüldü. 2 Eylül 1922 günü Uşak´ta Bölmelik Tepe´de Yunan Kuvvetleri Başkumandanı General TRİKOPİS ve General Dijennis, Albay Yuvanis, Albay Kalinalis´i esir almıştır. Bu başarısından dolayı 3 Eylül 1922 tarihinde Mustafa Kemal Paşa tarafından kutlanarak 31 Ağustos 1922 den geçerli olmak üzere Büyük Millet Meclisi Hükümetince Miralaylığa terfi ettirildi. Atatürk tarafından Millet Meclisine çağırılmış, Milletvekilliği ve Devlet Demiryolları Genel Müdürlüğü yapmıştır.
Nisan 1923´te Atatürk´ün isteği üzerine siyasete atılan Halit Bey´in seçim bölgesi olan Kastamonu´da tespit ettiği listedeki adaylar seçildi,kendiside 19 Temmuz 1923´te mazbatasını alarak mebus oldu.Bu tarihten sonra fiili askerlik hayatı sona erdi.
Takrir-i Sükun Kanunu´na dayanılarak Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası´nın 3 Haziran 1925 tarihinde kapatılması üzerine bağımsız kalan Halit Bey´in mebusluğu 1 Kasım 1927´de sona erdi. 14 Şubat 1929 da miralaylıktan emekli oldu.
Soyadı kanunundan sonra Akmansü soyadını alan Halit Bey´in, Misak-ı Milli sınırları içinde müstakil bir Türkiye´nin kurulmasında önemli hizmetleri geçti.10 Şubat 1953´te ölen ve Karacaahmet Mezarlığı´na defnedilen Akmansü, 27 Eylül 1988´de Ankara´daki Devlet Mezarlığına nakledildi.
Türk tarihinin önemli bir dönüm noktası olan, 30 Ağustos 1922 günü yapılan Büyük Taarruz eşi görülmemiş bir zaferle sona ermiş, düşman güçlerinin Dumlupınar da imha edilmesinden sonra, 2 Eylül 1922 günü Uşak ta Bölmelik Tepe de Yunan Kuvvetleri esir alınmıştır. Yunan Kuvvetlerinin Başkumandanı General TRİKOPİS in teslim olduğu 5. Kafkas Tümeni Komutanı Miralay Halit Bey, 30 Ekim 1918 de yapılan Mondros Mütarekesinden önce Osmanlı İmparatorluğuna bağlı Arabistan Yarımadası, Suriye, Irak cephesinde 14 Haziran 1915 ile 15 Kasım 1918 yılları arasında İngiliz ve Arap aşiretleri ile yapılan bütün savaşlarda 1. yetkili Türk komutanı olarak görev almıştır. Anıları tarihimize ışık tutacak niteliktedir.
15 Kasım 1918 tarihinde Musul’u terk eden en son Türk komutanı olan Halit Bey’in Irak cephesinde kaybedilen savaşlardan arta kalan silah ve malzemeleri güvenle Musul’dan Diyarbakır’a nakletmiş olması, bu silah ve mühimmat daha sonra kurtuluş savaşında kullanıldığından önemlidir.
Kürt devletinin kurulmaması için verdiği mücadeleler ve İstanbul Hükümetinin emriyle Sivas Kongresinin dağıtılması için çalışan Elazığ Valisi Ali Galip’in hedefine ulaşamamasında büyük gayreti görüldü.
Nisan 1923’te Atatürk ün isteği üzerine siyasete atılan Halit Beyin seçim bölgesi olan Kastamonu’da tespit ettiği listedeki adaylar seçildi. Kendiside 19 temmuz 1923 te mazbatasını alarak mebus oldu. Bu tarihten sonra fiili askerlik hayatı sona erdi. 3 Mart 1924 te Cumhuriyet Halk Fırkasının başkanlığında kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasına girdi. 3 Haziran 1925 tarihinde bu fırkanın kapatılması üzerine bağımsız kalan Halit Beyin mebusluğu 1 Kasım 1927 de sona erdi. 14 Şubat 1929 da Miralaylıktan emekli oldu.
Emekli olduktan sonra İstanbul’a yerleşen Halit Bey, kredi ile aldığı evinde oturan kiracılarının kiralarını zamanında ödememeleri üzerine aldığı krediyi ödeyebilmek için evini de zararına satmak zorunda kaldı. İstanbul da kendi seviyesine göre ek bir iş bulamaması nedeniyle büyük ekonomik güçlüklere düştü. Maddi yönden güç durumda olduğunu öğrenen Atatürk’ün kendisine haber göndererek, tekrar milletvekilliğine aday olmasını istemesine rağmen milletvekili olmadı. (Kendisine teklifi bildiren Rauf Orbay’a şöyle cevap verdi; siz beni milletin bana ihtiyacı olduğu için değil, benim maddi ihtiyacım olduğu için meclise çağırıyorsunuz, onun için teklifinizi kabul edemem demiştir)